Cezmi Ancil


HALAY ZAMANI

Gündemimiz pek de halay zamanı gibi değil. Depremler, sel felaketleri, seçim gerginliği, umutlar, umutsuzluklar…


Gündemimiz pek de halay zamanı gibi değil. Depremler, sel felaketleri, seçim gerginliği, umutlar, umutsuzluklar…

Karamsar bir dönemden geçerken halay için pek doğru zaman değil gibi. Düğüne, halaya çok hevesli bir ülke olmamıza rağmen ve özellikle de o eski sokak düğünlerinin, orijinal halayların, kol oyunlarının da keyfi kalmamışken.

Şimdi gelinlerin başına damdan elma atma geleneği de kalmadı ya. Çayda çıra oyunları mesela ya da eski kuşak dayıların ağır halaya durmaları. Bizde Kara Çor derler, Elâzığ’da dik halay. Ciddi iştir dik halay. Ciddi iştir Kara Çor. Tecrübe ve ciddiyet ister. Omuz omuza durmayı bozmayacak ustalık ve yetenek gerektirir. Ayaklar yürek gibi aynı atar. Ciddi oynamak gerek. Siyaset gibi ciddiyet ve kararlılık gerektirir, futbol gibi usta ve kollektif ayaklar da. Oyun disiplini ve ritm şarttır. Müziğin müthiş etkileyiciliğini yüreğinde hissetmeden oynayamazsın. 

Erzurum, Erzincan ve Gümüşhane’nin Baş Bar’ında ağır ve ritmik, kol kola, omuz omuza ciddiyetle oynanan halayları ne çok özlemişiz şu karanlık günlerde! 

Âşığı olduğum Mardin’in Reyhani oyununda sevdiğine diz kıran sevdalıların gösterisini, Marmara’nın Bengi’sini, Deniz kokan kızlarını, sokaklarını Ege’nin, Karadeniz’in Horon’unu, Trakya’nın kol kola, kadın erkek omuz omuza, el ele Hora’sını, Kürtlerin Govend’ini ne çok özlemişiz ayağa kalkmaya ihtiyacımız olduğu bu günlerde!

 

Diyarbakır Delile’si gibi hep birlikte el ele belki de Süryani Hegga’sı gibi. Öyle yozlaştırılmış, salon düğünlerinde sergilenen medyatik şovlarından uzak. Reklam ve şaklabanlık kokan göğüs sallamaları, halay başlarının şaklaban hareketleri, oyunun kolektifliğine ters, uyduruk, yapmacık tiyatro gibi ritimleri ya da halaya katılan diğerlerinin figüran gibi kahve oyunlarında kareyi tamamlaması, öndekine alet olması gibi değil.

Ne güzel folklorumuzu, halaylarımızı bir iki düğün dernek uğruna heba etmişiz kültürel yozlaşmayla beraber. Belki de haberimiz yok. Tıpkı halay başı siyasiler gibi.

 

Halayın bütününe, kolektifliğine ayak uydurmadan kendi halay başı hastalığındaki siyasiler gibi. Halayı bir bir terk edenler olduğunu bile görme körlüğünden, lider sarhoşluğundan kurtulamadıkları gibi. Ne çok ihtiyacımız var Kürtçe’den türeyen ve ayağa kalkmak anlamına gelen Hilayi oynamaya!  

 

Ayağa kalkma zamanı. 

Yalansız, çıkarsız, hesapsız ayağa kalkmak zamanı.

Halay zamanı belki de bu karanlık felaketler zamanında. Ne çok ihtiyacımız var şaklabanlara, soytarılara prim vermeden folklorumuzda halay başları ve ortak oyuncuları bulunmasına! Pek zamanı değil ama belki de ayağa kalkıp omuz omuza verme zamanı. Zamanı geldi de geçti belki de. Yaraları sarma zamanı.

Ne yoksulluk edebiyatıyla ne acınma sömürüsü ile halaya durma zamanı. Yüreğiyle halaya durma zamanı. 

 

Ne zamandır oynamamıştık hep beraber bir halay.

Mayıs’ta.

Olmadı Haziran’da. Ölmek zor da olsa Haziran’da.

Geliyoruz, demeli bir kez daha halaya.

Ne çok ihtiyacımız varmış! Bir düşününce anlıyor insan.

Halaya hazırlanma zamanı.

Kunduraların topuklarını çekme zamanı.

Dik durma zamanı.

Halaylar yok olmadan. 

 

Adıyaman

31.10.2024

  • İMSAK 05:23
  • GÜNEŞ 06:44
  • ÖĞLE 12:16
  • İKİNDİ 15:10
  • AKŞAM 17:37
  • YATSI 18:53

Hamburg-Billstedt’te İşlenen Cinayete İlişkin Şüpheliler İngiltere’de Yakalandı

'Kahraman Kadınlar – Kibele'nin Kızları' Filmi Frankfurt’ta İzleyiciyle Buluşuyor

Pforzheim Türk Veliler Derneği’nden "Türkiye’nin 100. Yılı Kutlu Olsun, Çocukların Yüzü Gülsün" Projesi

FC St. Pauli, DFB Kupası’ndan Leipzig’e 4-2 Yenilerek Elendi

Veolia Towers Hamburg: 89 - Türk Telekom: 77

Bergedorf'ta Modernize Edilen Polis Merkezi Yeniden Hizmete Girdi