Abdullah Turgut


VATAN'A MEKTUP...

Belirsizliğin 'anlam felsefesinde' hiçlik arz ettiği an, hiçliğe anlam kazandırıp anlam felsefesiyle 'bütünleştiğini' görmedik mi?


Belirsizliğin 'anlam felsefesinde' hiçlik arz ettiği an, hiçliğe anlam kazandırıp anlam felsefesiyle 'bütünleştiğini' görmedik mi?
Söyle bize ülkem! Buna rağmen; bize, bize ait olan tüm anılarımızı ahvaliyle nakledip de bizi gönderdiğini sanırken bu yabancı ellere, yüreğimizin en ulaşılmaz doruğunu kendinde bıraktın. Zaten ait olduğu yer de kendin! Hep de öyle olmadı mı zaten? Bize ait olması gereken her ahvaliyle bir âna ait kalmadı mı? Taşıdığımız tüm acılar, bizden kopan ânların bir yarasına ait değil mi zaten? Değilmiş
demek ki... Değilmiş ki bizden koptu tüm hallerimiz. Sanki hiç kopmayacakmış edasıyla her baharda çiçek açan bir ağaç gibi, her hatırımıza düştüğünde yad ettik tüm ânlarımızı ve yüreğimizi sızlatan tüm nedenlerimizi. Zaten sonbahar başımızdan hiç eksik olmadı ve zaten bu yüzden vatanım, sana “Lavinia” demedik mi... Hep umumî bir vaziyette ahval-i selim bir ânın, ancak kendimizle baş başa kendi yüreğimizi sızlatan tüm nedenlerimize vakit ayıracağımız bir ân olduğuna inandık hep lavinam. Şimdi söyle bize Laviniam, yüreğimiz senin varlığınla ahval-i selim bir ânı hep yâd etmedi mi? Sırf bu yüzden kopmadık mı senden? Sen de iyi biliyorsun Laviniam; yok olanı var etmediler ancak var olan bizleri, senden kopararak çok güzel yok ettiler!

Söyle bize!

Bizi anlıyor musun?

Biliyor musun vatanım?

Aşk’ı her şeyden önce çaresizlik sanırdım, Aşk'ı senin sıcaklığın bildim daha sonra ve aşk sensizlikmiş. Senden sonra anladım. Buz kesmiş bir yüreğin, kendine ait rüzgârı ile ısınmasıymış aşk. Kilitli bir kalbin anahtarı, kendine ait sıcaklığıymış... Vatan toprağının kokusunu içine çekmek ve vatan toprağının kokusunun farkına varmakmış aşk... Ve de vatan, aşka anlam kazandıran yegane berceste bir duyguymuş; vatansız kalınca anladım.

Ruhu pir genç vatanıma, her şafakta gençlerinden bir selam olsun!

Sen ferah dur vatanım!

Seni tekrardan hür kılacak olanlar, sana aşık ve senden gayrı kalan bu on binlerce gençlerdir, hala bağrına bastığın milyonlarca gençlerdir. Umutsuzluk yok, pes etmek yok, savrulmak, yılmak ve yıldığın yerden geri doğrulmamazlık yok!..

Hürmet ve muhabbetle,
 

Adıyaman

09.05.2024

  • İMSAK 03:40
  • GÜNEŞ 05:15
  • ÖĞLE 12:28
  • İKİNDİ 16:17
  • AKŞAM 19:31
  • YATSI 21:00

"Hakan Berk: Türkiye'nin Sanatçısı ve Siyasi Arenada Ses Getiren Şarkısıyla Gönülleri Fethediyor!"

"Mucize Çocuk Yelda Başaran: Sağlık Mücadelesinden İlham Dolu Bir Yaşama"

Hamburg'da Mahkeme: 2020/21 Yıllarındaki Maaşlar Anayasaya Aykırı

Ekin Akkaş'ın Diyarbakır'da Şarkı Lansmanı: Memleket Sevdasıyla Ongözlü Köprüde Coşkuyla Karşılandı

"Afra Eimsbüttel" Türk Restoranı Açıldı!

DİTİB Erding Mevlana Camii Cafer Kırcı’yla Güven Tazeledi