Şiddet Nedir? Genel anlamıyla 'şiddet' ne demektir? Gelin birlikte inceleyelim...
Şiddet kelimesinin kökeni Arapçadır. Bir gücün, bir hareketin derecesi, sertlik, katılık, kaba kuvvet uygulamak, saldırmak, karşı tarafın malına, canına zarar vermek demektir. Şiddet kelimesinin Almanca, İngilizce kökü Latincedir. Şiddet, çoğu zaman sadece tokatlamak, dövmek anlamında algılanır. Gerçek hayatta yaşanılanlar ne yazık ki bambaşkadır.
ŞİDDET kavramı gücün, kuvvetin, otoritenin ve üstünlüğün kötüye kullanma şeklidir. Kızgınlığın sınırı aştığını gösteren bir eylemdir. Zarar vermek, katılık, hız, aşırılık, fiziksel güçle, ruhsal olarak ta zarar vermek anlamlarını da taşır. Şiddet, zarar verir, acıtır, kırar, döker ve öldürebilir. Şiddet, amaçlıdır. Bilerek, isteyerek kişi kendine, karşı cinse, kişi veya kişilere, hayvanlara, topluluğa, kadınlara, çocuklara yapılan gücün bedensel, ruhsal zarar verecek ya da risk taşıyan biçimde kullanımıdır. Karşı tarafın malına, canına fiziksel güç kullanarak, silah zoruyla tehdit, yaralama ve öldürme kısaca insanların tüm değerlerine yapılan kötü davranış biçimlerinin tümüdür şiddet!..
ŞİDDET’İN HİÇBİR GEREKÇESİ OLAMAZ!!!
Şiddet, medyada yazıldığı gibi 'cinnet' hali değildir. Şiddet o kişilerin özünde vardır. Genelde planlı, kontrollü, bilinçli yapılan bir eylemdir. Şiddetin birçok şekli vardır. Mobbing de genelde iş yerlerinde kişi veya kişilere uygulanan bir şiddet biçimidir.
Örneğin; Fiziksel, Ekonomik şiddet, Psikolojik, Cinsel taciz ve saldırı, ısrarlı takip, tehdit etmek, zorlamak, duygusal şiddet, teknoloji şiddeti, özgürlüğü kısıtlamak gibi….
Her yıl 25 Kasım'da dünyanın bir çok ülkesinde 'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele' günü olarak çeşitli etkinlikler düzenlenir. Ne yazık ki şiddet birçok ülkede, değişik kültürlerde de bilinen ve milyonlarca kadını, aileyi, çocukları mağdur eden korkunç bir eylemdir. Kadına şiddet, erkeklerin bilerek, isteyerek, bilinçli planladığı, kadınların acı çekmelerini istediği, psikolojik olarak yıpranmalarını hedeflediği, ekonomik olarak sömürdüğü, cinsel taciz ve tecavüz olarak yıpranmalarından haz duyduğu, kısacası akla gelen her türlü şiddeti normal gören büyük toplumsal bir sorundur. Şiddet, uygulayan erkeğin çaresizliğini ve zayıflığını gösterir. Daha çok orta ve düşük gelirli ülkelerde ve toplumlarda kadına olan her türlü şiddet daha yaygın ne yazık ki!
KADINA yönelik şiddetin kısaca nedenleri;
- Toplumda ve ailede kadına hak ettiği değerin verilmemesi, cinsiyeti (kadın) olması nedeniyle sık sık dışlanması, şiddete uğraması.
- Kültürel, bireysel, sosyolojik, ekonomik ve biyolojik nedenler.
- Aile içinde yaşanan iletişim ve ilişki sorunları
- Cinsel ayrımcılığın çok yaygın olması
- Erkeğin üstün, etkin olduğu toplumlarda kadın ve erkeğin birlikteliğinde eşit olmayan ilişkileri sürdürmek için yapılan baskılar.
Toplumların her alanında erkeğin kadından üstün görülüp, erkeklerin kadına egemen olmaları ne yazık ki desteklenmiştir. Dünya Sağlık Örgütünün 2000-2018 yılları arasında hazırladığı rapor doğrultusunda 161 Ülkenin bildirdikleri rakamlara göre 736 milyon kadın, partnerinin şiddetine uğramış. Verilen bilgilere göre mağdur edilen, şiddet gösteren, öldüren kadınlar genellikle eski eşler veya daha önce birlikte oldukları kişiler. Avrupa konseyi 1999 yılını "KADINLARA YÖNELİK ŞİDDETE HAYIR" yılı ilan etti. Kadın cinayetlerini durduracağız platformu 2008 yılından bu yana kadın cinayetlerini kayıt altına alıyor. "Kadın cinayetlerini durduracağız Platformu'nun" verilerine göre 2010-2022 yılları arasında Türkiye’de 2.296 kadın öldürülmüş. Birçok kadın da şüpheli olarak ölü bulunmuş. Ne kadar korkunç ve vahim bir durum! Ne yazık ki biz kadınların durumu ülkemizde de çok zorlaştı. Ne yazık ki verilen cezalar yeterli ve caydırıcı değil. Türkiye, %38 oranla kadınların en fazla şiddete uğrayan OECD (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) kapsamında birinci sırada. İkici sırada ise %37,4 oranla Kolombiya, % 36 oranla Kosta Rika, %35,6 oranla ABD 4.sırada yer alıyor. Birleşmiş Milletlere göre 151 ülke arasında Türkiye 67.sırada.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NEDİR?
Avrupa Konseyi sözleşmesi Dünya stantlarını belirleyen uluslararası bir sözleşme, aynı zamanda İstanbul sözleşmesidir. Mayıs 2011’de imzalanıp, 2014 yılında yürürlüğe girmiştir. Dünya’da ve ülkemizde kadınlara yönelik her türlü şiddeti önlemek ve şiddete uğramış kadınları korumak için imzalanan geniş kapsamlı bir sözleşmedir. Amacı şiddete uğramış tüm kadınların bütün haklarını koruyup, kollamaktır. Kadının ve çocuğun şiddeti sözlü şikayeti tartışmasız kabul edilmesi esastır. İstanbul sözleşmesi, 20 Mart 2021 tarihinde bazı nedenlerden dolayı resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile Türkiye tarafından sözleşme iptal edilmiştir.
KADINA YÖNELİK HER TÜRLÜ ŞİDDETE VE KADIN CİNAYETLERİNE HAYIR!!!
Hep birlikte kadın erkek el ele mücadele edelim sevgili arkadaşlar....