Cezmi Ancil

Tarih: 13.06.2025 13:57

Amerika'nın Karası, Ortadoğu'nun Yarası

Facebook Twitter Linked-in

Veeee İsrail bekleneni yaptı ve İran'ı vurdu.

Dizinin yeni bölümlerinin yaz ayının başlarında başlayacağı belliydi.
Sezon finali ne zaman olur, bilemeyiz. Yönetmenlerden tiyo alanlar bilir...

Biz bu dizinin ilk bölümlerini izlemiştik aslında.
Amerika Birleşik Devletleri eski Dışişleri Bakanı, bizim Kondoliza dediğimiz, Amerika'nın esmer bayanı Condoleezza Rice, Ortadoğu ve hatta Kuzey Afrika hakkındaki söylemleri bir öngörü değil, Amerika'nın BOP ve GODKA (Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi) planları ve hedefini dile getirmişti.
7.8.2003'teki Washington Post gazetesindeki demecinde açıkça, Türkiye'nin de dahil olduğu 22 ülkenin rejimlerinin ve sınırlarının değişeceğini söylemişti.

Elin hatunu boşuna sallamıyor...
Bizim gibi, “Bizimkisi böyle baktı, böyle yürüdü, şöyle racon kesti...” diye Kurtlar Vadisi replikli görüntülerle siyaset yapmıyor. Ya da öyle sunmuyor...

Belki de biz Sharon Stone'un bacaklarına bakarken, onlar Charlize Theron'un erkeksi seksisiliğinde robot adamların etkisinde filmin sonunu merak ediyorlardı.
Biz yeni dizilerin senaryolarını hayal ederken, onlar gerçek hayata uyarlıyorlardı...

Bizi Mad Max’le, Game of Thrones’un gizemli kalelerin yolculuğunda kaybolurken, Spartaküs’ün pornografik versiyonlarıyla tanışırken; onlar 2010’da bu projelerini Tunus’la başlatıyorlardı.
Dediklerini de yapıyor ya da yaptırıyorlar.
Ellerinde vekâletlerini yürütecek silahlı gruplar da var üstelik. İran’ın Haşdi Şabi’si gibi...
Hoş, Haşdi Şabi Suriye’de rejimin değişmesinden ve ülke dörde bölünme eşiğine girdiğinde Irak’ta mevzilerine çekilip sessizliğe gömüldüler...
Lübnan Hizbullah’ı da benzer durumda... İsrail ve Suriye’nin yeni rejiminin saldırıları sonucu o eski görkemli görüntüsünü kaybedip savunma pozisyonuna geçti.

Şimdi atak olan ABD ve İsrail’in vekil örgütleri...
Condoleezza abladan sonra on üç ülkenin rejimleri ve sınırları değişti neredeyse...
Kimi ülkelerin liderleri linç edildi. Milyonlarca insan yerinden yurdundan edildi.
Yeni ülkeler kuruldu ve daha da kurulacak gibi...

Fas, Cezayir, Tunus, Libya, Mısır, Yemen, Irak ve Suriye’de rejimler değişti.
Ülkelerinde demokratik dönüşümlere yüzünü çevirip, etnik ya da dinsel düşünce saplantılarına takılı kalanlar; İsrail’in koçbaşlığında değişimle yüzleşmek zorunda kalıyorlar.
Değişime sırt dönenlerin sırtına Davut Yıldızı’nın soğuk damgası vuruluyor.
Amerika ve İsrail, kendi güvenlikleri için kendi projelerini hayata geçirmekte kararlı ve istekliler...

Condoleezza hatunun dedikleri biz istesek de istemesek de hayata geçiyor.
En son Pakistan Beluçları da bu proje dâhilinde –ya da dışında– kendi özerkliklerine kavuştular.
Suriye’de Kürtler artık Suriye’nin bir gerçekliği...
Belki de geç kalınmış bir rüya onlar için...
İsrail ve ABD’nin ninnisiyle tatlı uykularına yatırılmış olsalar bile...

Ne Arab’ın yağı, ne Şam’ın şekeri... Galiba öyleydi...
İran’daki yüzde birlik Beluçları bilmem ama yüzde yedilik Kürtlerin iştahını açtığı bir gerçektir...

İran, siyaset yapma ve oyun kurmadaki ustalığını ABD ve İsrail saldırganlığına ve askeri gücüne karşı gösterebilir; zaman gösterecek.
Ama özellikle rejimden memnun olmayan etnik, dini, sosyal kesimleri bu değişim hareketlerinin harekete geçireceği de bir gerçektir.

İran için değişim kaçınılmaz görünmektedir.
Amerikan ve İsrail aleyhtarlığı bu durumu değiştirmiyor...
Değişimden kaçanlar değişiyor artık...

Slogan ve militanist söylemler hayatta bir karşılığını bulmuyor.
Süreç, kendi mecrasında yeni jargon ve gerçeklikleriyle yol alıyor.
Beğensek de beğenmesek de...

İran’da son durum ne olur, İran’dan sonra ne olur, onu bilmiyorum...
Bilmek de pek hoşuma gitmiyor aslında ya... Hadi neyse...
Yolcu yolunda gerek...

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —