Yasemin Murat Arslan


Bir Şeyi Yapıp da Yapmıyormuş Gibi Yapmak mı Doğru Olan?

"Dürüstlük mü daha doğru, saklamak mı? Toplumun öğretileri ve bireysel seçimler üzerine düşündürücü bir hikâye..."


Bir gün birkaç kişi bir masada oturmuş, okey oynuyorduk. Orada bulunan bir bayanın benim ilk defa karşılaştığım erkek arkadaşı, bir yabancıydı. Her oyundan sonra okey taşlarını toplarken, bu aramızda bulunan yabancı damat adayı bir dışarı çıkıyor, sigarasını içiyor, sonra tekrar oyunun başına geliyordu.

Yine okeyin bir turu daha bitmişti ve bu yabancı damat, enişte yine sigara içmeye çıktı. Ben de şaka olsun diye, “Kız, sen bu adama hiç söylemedin mi? Böyle büyüklerin yanında göstere göstere, açıktan açığa gençlerin sigara içmesinin Türk kültürüne ters bir davranış olduğunu?” dedim. O da beni iyi tanıdığı için gülerek, “A, öyleydi değil mi?” dedi. “Yok, söylememişim demek ki dikkat etmediğine göre.”

Damat adayı tekrar içeri girdiğinde, “Sana bir şey söylemeyi unuttum,” dedi ve ekledi: “Bizim Türk kültüründe gençler böyle sigara, alkol gibi şeyleri büyüklerin göreceği, duyacağı şekilde yapmazlar. Yaparlarsa saygısızlık olarak görülür ve ayıplanır bu tür davranışlar.”

O da, “A! Öyle mi? Bilmiyordum,” dedi ve konuşmasına devam etti: “Benim annem babam, bizim aile içerisinde bize sadece, ne yaparsan yap dürüst ol, dediler. Ben sigara içmiyorum ama kimseye zararı yok benden başka. Kimseye zarar vermemek için dışarı çıkıyorum, dışarıda içiyorum sigaramı. Buna rağmen mi ayıp ve kötü bir davranış Türkler için?” dedi. “Bir daha sigara içerken düşünmem lazım. Saklı gizli içince acaba ne değişecek, bilmiyorum,” diye ekledi.

Saklamak ve Yalanın Tehlikeli Boyutları

Bizde çocuklara ne aşılanıyor? “Sigara içme, içiyorsan da saklı gizli iç. Annenin, babanın haberi olmasın. Özellikle de baba, dede, amca, dayı gibi ailenin senden yaşça büyük erkek fertleri bilmesinler. Sevgilin varsa onunla da saklı gizli buluş. Kimseye söyleme, gösterme.” Oysaki bir şeyleri saklamak yalan söylemeye eşdeğerdir. “Sen önce kendin ol ve olduğun gibi ol” demek yerine, yalan söylemeye, saklı gizli işler çevirmeye yönlendiriyoruz çocukları, gençleri.

Çok eski bir olay daha geldi aklıma. Büyük bir hacılar, hocalar sülalesi, oğullarından birini evlendirmek için bir kıza talip olmuşlardı. Büyükler konuşurken ben de kulak misafiri olmuştum, istemeyerek de olsa. Annesi, babası, amcaları, bütün akrabaları oğullarının ne kadar iyi bir insan olduğunu anlatmaya, karşı tarafın kızını vermeleri için ikna etmeye çalışırlarken “Hiçbir kötü alışkanlığı yok. Sigara bile içmez,” demişlerdi yeminler ederek. Ama kız verilip düğün dernek bittikten sonra çıktı ortaya damadın sigara içtiği.

Dürüst Olmak Neden Bu Kadar Zor?

Yani demek istediğim; açık, net, şeffaf olmak her yiğidin harcı değil. İnsan dürüst bir ailede, dürüst bir ortamda, sorunları konuşarak çözmek yerine, saklayarak , gizleyerek çözebileceğine inanmış ve alışkanlık haline getirmişse, her şeyi gizli gizli yapar ve bunda da hiçbir sorun görmez. Taki birileri tarafından yakalanıncaya kadar. Sonra bir de bakmışsınız kimse görmüyor diye birisinin parasını, malını mülkünü de çalmış. Kimse görmüyor diye savunmasız bir insana, bir çocuğa , bir canlıya da zarar vermiş. Çünkü ailesi onun beynine başkaları görmediği sürece her şeyin mübah olduğunu kodlamış oldu. Birilerini taciz de edebilir, tecavüz de. İnsanları da öldürebilir, hayvanları da. 
Birilerinin, birilerinden bir şeyler gizlemesi, bir şeyleri yapıp da yapmıyormuş gibi yapması zaten başlı başına yalan söylemeye eş değerdir. Kalabalık ortamlarda kendini iyi ve güzel gösteren bir maske takıp, tenha yerlerde en çirkin yüzünü korkusuzca ortaya koymak aslına bakılırsa ne kadar ağır bir yük. Zaten bir davranış normal ise, normal kabul ediliyorsa insan, saklama ihtiyacı da duymaz. Saklıyorsa eğer ya ahlaki yönden, ya inanç yönünden, yada bulunduğu toplumun kurallarına aykırı bir davranış sergiliyor ve bunun da farkında demektir. O yüzden saklılık, gizlilik içinde illaki bir yalanı barındırır. 
Bu tür davranışlar sadece sizin çocuğunuzun başkalarına zarar vermeleriyle de kalmaz. Kendisini de tehlikeye atabilir. Birileri onun bu davranışını fark ettiğinde ona zarar verebilir mesela.

O yüzden çocuklarımıza her şeyden önce açık ve dürüst olmalarını öğretmemiz gerekir. Aksi taktirde bizler çocuğumuzun evden dışarı çıktığında nereye gittiğini, kimlerle, nasıl vakit geçirdiğini bilemeye biliriz. O yüzden bizim karşı çıkacağımız bir durum söz konusu olsa bile, saatlerce konuşup tartışmayı göze alabilecek ama bize asla yalan söylemeyecek çocuklar yetiştirmemiz gerekiyor. Bunun içinde önce bizim ailemize karşı açık, şeffaf olmamız gerekir. Neticede çocuklar gördüğü davranışları kopyalayıp, o davranışları sergilerler.

Dürüstlük her zaman başımız dik yürüyebilmemize yardımcı olur. Yalan ise er yada geç ortaya çıkar ve yüz kızartır, ve bizleri bazı kayıplara uğratır. 
Yalancının mumu yatsıya kadardır diye boşa dememişler atalarımız. 
Yalandan uzak, huzurlu bir hayat yaşamak dileğiyle. 
 

Adıyaman

12.12.2024

  • İMSAK 05:59
  • GÜNEŞ 07:26
  • ÖĞLE 12:26
  • İKİNDİ 14:54
  • AKŞAM 17:15
  • YATSI 18:37

Öffentlichkeitsfahndung: Tatverdächtiger wegen Diebstahls und EC-Karten-Betrugs gesucht

Hamburg’un Yeni S-Bahn Ağı Yolcuları Memnun Etti

Hamburg’da 98 Okul “İklim Okulu” Seçildi

Hamburg, Kira Artış Freninin Uzatılması İçin Federal Konsey'e Teklif Sunuyor

Bremen'de Çocuk ve Gençlere Ücretsiz Şehir Bileti 2025'te de Devam Edecek

Lübeck Sağlık Dairesi’nden Gece Aşı Danışmanlığı: 19 Aralık’ta Yeni Bir Fırsat