Didem GÜLCE


“Brain Rot” ya da “Beyin Çürümesi”

"Dijital çağda zihinlerimiz yoruluyor, ruhlarımız gürültüde kayboluyor. Kendimizle yüzleşmek bu kadar zor mu?"


Yeni bir yılın ilk yazısından merhabalar… 2025 yılına da tüm hızıyla girdik; hatta ilk ayın yarısına göz açıp kapayana kadar gelmiş bile bulunuyoruz. Hepimiz yeni yıla yeni umutlarla ve on iki aydan güzel beklentilerle başlıyoruz. Peki, sizin yeni yıldan beklentileriniz ya da yaşamayı istediğiniz mutluluklar neler? Bukowski’nin kestirme bir önerisi var hayata dair: “Find your niche and let it kill you...” Yani, kendinizi tutkuyla adadığınız bir meşgale bulun. Peyami Safa ise duruma şöyle bir yorum getiriyor: "Kaderinin şoförü sensin, emin ol. Onu dram istikametinde sürme. Biraz gül, yahu! Değmez vallahi bu dünya."

Oysa içinde yaşadığımız zaman çok farklı artık. Oxford Sözlüğü, 2024 yılının en popüler kelimesini “beyin çürümesi” olarak açıkladı. İngilizcesi “brain rot” olan bu kelime şöyle tarif ediliyor: “Önemsiz veya zorlayıcı olmadığı düşünülen bilginin aşırı tüketimi sonucunda, bir kişinin zihinsel ya da entelektüel durumunun bozulması.” Düşük kaliteli, birbirinden kopuk ve atıştırmalık cinsten bilgileri çok tüketince zihin bulantısı başlıyor. Sürekli abur cubur yiyen kişinin midesinin bozulması gibi bir durum oluşuyor bünyelerimizde.

Artık her şey çok gürültülü günümüzde; aynı zamanda çok parlak. Gözümüzü kamaştırıyor dünya. Gözümüzü kısıp bakıyoruz ama bu sefer de bulanıklaşıyor her şey. Sosyal medya, hepimizin dünyaya açılmasının en kolay penceresi ve açtığımız anda bataklık sinekleri gibi üşüşüyorlar beynimize her türlü gerekli gereksiz bilgiler. Vızır vızır bir gündem beynimizden içeri giriyor. Her yerde ve herkesten haberdar olmak, her şeyi bilmek, bildiğini sanmak, anı kaçırmamak ve hızlı yaşamak adına ruhu çürüterek sakinliği kaybediyoruz.

Teknoloji çağında doğan çocuklar bu durumun farkında olmasalar da biz orta yaş üstü kişiler, kayıp geçmişimizdeki duygularımızın anlamlı olduğu günlerimizi arıyor ve özlüyoruz. Aslında çok da değil; daha üzerinden yüzyıl geçmemişken, ezbere bildiğimiz onlarca dizeye rağmen. Artık bir şiiri bile baştan sona okuyamıyor, elimize kalın bir kitap alınca içimize sıkıntı basıyor ne yazık ki. Hepimiz kolay ve çabuk bilginin kurbanı olduk. “Bir arkadaşa bakıp çıkacağım” kıvamında ilişki kuran tez canımız, uzun süreli ve seviyeli birlikteliklere tahammül edemiyor, daldan dala geziyor. Edebiyatla flört ediyor, sanatla gönül eğlendiriyor, bilgiyle kırıştırıyoruz. Konfor alanında tutan her şeyle psikolojik göbek bağımızı kesmeden, uzaklaşmadan da büyüyemiyoruz, içsel olgunluğa erişemiyoruz. Hal böyle olunca ne arayışlarımız bitiyor ne de doyuma ulaşabiliyoruz.

Çağın en zor ve imkânsız "date"i sanırım kişinin kendisiyle buluşması, oturması ve konuşması artık. Kendimizle baş başa kalamıyoruz, araya sürekli bir şeyler giriyor: yapılacak işler, görüşmeler, ziyaretler, diziler, filmler, müzikler, oyunlar, indirimler ve daha nicesi… İşin aslı, insan kendisiyle baş başa kalmak istemez; çünkü karşılaşacağı şeylerden korkar: hayallerinden, başarısızlıklarından, olmayanlardan, geçmiş yaralardan korkar, yüzleşmek istemez. Bilmek dünyanın en kötü şeyi esasen. Bir şeylerin farkına vardıkça, bilinç düzeyi yükseldikçe mutsuzluk da yükselir ve huzursuz eder. Bu yüzdendir ki bunun yerine bir çocuk gibi kendisini durmadan oyalar. Her şeye uzanır, her şeyin tadına bakmak ister, her yerde olmak ister, herkesi tanımak ister; kendisi hariç.

Zannediyoruz ki insan sadece gözüyle gören bir canlıdır; oysa insan kalbiyle de görür: sesiyle, sessizliğiyle, orada olmayışıyla, gözünü oraya çevirmeyişiyle, rüyalarıyla, hissedişiyle ve nefesiyle de görür. Kendinizle daha çok baş başa kalacağınız, daha dingin hissedeceğiniz ve gönül gözüyle göreceğiniz bir yıl dilerim.

Adıyaman

15.01.2025

  • İMSAK 06:09
  • GÜNEŞ 07:34
  • ÖĞLE 12:41
  • İKİNDİ 15:16
  • AKŞAM 17:38
  • YATSI 18:59

Hamburg'da Yeni Eğitim Modeli: Hem Akademik Derece Hem Mesleki Eğitim

MÜSİAD Münih’te Yeni Merkezini Açtı

Hamburg, Borç Yükünü Yeniden Önemli Ölçüde Azalttı

ürkiye, BAU 2025 Fuarında 126 Firma ile Güçlü Temsil Sağladı

Sol Parti: Futbol Maçlarında Kamu Güvenliği Özelleştirilemez

Hamburg Halk Eğitim Merkezi’nden Rekor Yıl: 2024’te %9 Büyüme ve 113 Bin Katılımcı