Dünyayı iki kez ateşe atan Almanya'nın, Berlin'den dönen Rus kızıl ordusunun milyonları bulan asker kayıplarının şehrin sokaklarında bıraktıkları kanların, Berlin'den hayli uzakta olan Amerikan ve İngiliz askerlerinin kan kokusundan uzak, paylaşımdan koparacağı payın iştahıyla zafer naraları atması ne Ruslarla müttefik olması ne de Alman düşmanlığı değildi aslında.
Nazi ordularının asıl hedeflerinin genç sosyalist devlet olan Rusya olduğu da o kara kışı kırmızıya boyayan milyonlarca insanın kanını umursamayacak kadar aç gözlü pazar savaşında genç sosyalist ülkenin ortadan kaldırılmasıydı. Düşman Almanya ile yıllar sonra Ukrayna üzerinden bu yayılmacı politikalarını ebetteki o zamandan ifade etmek mümkün değilse de, sömürgecilik karakter kendini bazen bölgesel bazen dünya savaşı veya bunalımlarında ifade ediyordu. Dünyanın yükselen yıldızı Amerika'nın asıl hedefinin ideolojik alt yapısı olan kırmızı kompleksi kendi karanlık emellerinin kırmızı renge duyduğu komplekste kendini ifade etmesi işgal hareketlerinde ve böl parçala, yönet savaşlarını kendi bölgemizde dahi görmüş olduk aslında.
Dünya savaşının soğuk dondurucuya alınmış olması bile Avrupalı demokrat müttefikleri ile birlikte bir demir duvar örme amaçlarını saklı tutmamışlardır. Avrupa ülkeleri içinde Almanya, bu sürecin en çok acısını çekmesine rağmen, nie wieder, yani ''bir daha asla'' sloganıyla kendi gelecek duruşlarını ifade etmeleri, ticaret devleti olma yönünde attıkları adım, uluslararası işçi göçüyle transfer ettikleri yabancı, ucuz iş göçü ve kendi halkının, emekçilerinin muazzam çabaları sonucu dünyanın ilk beş, Avrupa'nın ilk sırasına kadar yükseltebilmeyi başardılar. Alman halkının çektiği acılar kendi kazanımları olan sosyal haklar ile birlikte mutlu, refah yaşamı, ''gerginlikten uzak durma'' prensibiyle korunmaya çalışıldı başarıyla...
Yanı başındaki Doğu ülkesindeki yoksul ama mutlu, refah içinde yaşayan ve spor başarılarını kendi halkından uzak tutmaya çalışan Alman politikası karşısında Alman halkının kazanımları kendilerini mutlu etti kaçınılmaz olarak. Nispet politikasından hoşnut olan Almanların artık yabancı işçilere sıcak bakamayacağının da temelleri o günden bu yana adım adım kendini yabancı politikacıların türeyişi ve söylemlerinde ifade bulması da kaçınılmazdı artık. Ta ki, Yugoslav iç savaşıyla birlikte Kosova'ya asker gönderen Almanya, gerginlikten uzak durma politikasını terk etmeye başlaması,11 Eylül olaylarının dünyayı sarsan etkileri o kadar etkilemese de, Arap isyanları ile devam eden 200 ve 2009 ekonomik bunalımlarından daha çok bugünkü Ukrayna krizi derinden sarsmaya başladı.
ABD'nin ikinci paylaşım savaşından bu yana, eski genç Rus cumhuriyeti yıkılmış olsa bile, yayılması önündeki soğuk Rus bozkırları onun kanını donduran bir eski cumhuriyetlerle çevriliydi. Eski kardeşleri birbirine düşman eden ABD'nin Rus kapılarına kalın paltolarını alıp gelmektense kendi Avrupalı müttefiklerinin ekonomik ve askeri, diplomatik kuvvetleriyle çevreleyip yanı başında kendi ufak devletçiklerini kurması Ukrayna'nın kapısına dayanılmakla kendini belli etti. NATO ve AB'ye yeni Rus komşusu ülkeleri alma çabasını da kendine sempati duyan ülkeler ve politikacılarla bunu hayata geçirdi. ABD'nin yeşil dolarlarını kendine cezbedici bulmuş olacak ki, Yeşiller partisi ve liderlerinden Baerbock'un, ''seçmen ne derse desin Ukrayna'ya yardıma devam edeceğiz'' ısrarı Almanya'yı kış soğuğuna mahkum ederek Rus soğuk esintilerini kapısında hissettirdi. Başbakan Scholz'un da gerginlikten kaçınma politikalarından uzaklaşması ve Ukrayna'yı destekleme hedefinin 2024'de 8 milyar Euro'yu bulacak olma planı, her ne kadar hangarlardaki eski malzemeleri yardım olarak göndermiş olsa bile, fakirlik sınırının 2255 Euro'yu bulmasının önüne geçmedi. Halkına verdiği 100'er Euro 'lük sus paylarına rağmen, özellikle Kuzey ve Doğu bölgelerinde, zaten birleşmeden sonra kendini gösteren ayrımcılık ve yoksulluk oranlarındaki farklılık, kendini yabancı düşmanlığa evirilmiş oluyordu. Hollanda'da aşırı sağın kazanması bütün Avrupa'yı nasıl etkiler bilmiyoruz ama yabancı düşmanlığı ve Ukrayna krizinin yeni politikalar yaratmasının önünü açacağı gibi kendi yeni aktörlerini de yaratacak olması kaçınılmazdı.
NAZİST PARTİLERİN DURUŞU VE POLİTİKALARI NE OLUR MERAKLA BEKLİYORUZ
Güzel yüzlü Baerbock'un hırçın bakışlarının arkasındaki Rus düşmanlığının ikinci dünya savaşı kompleksinden öteye görmek gerekse bile, kendinden başka Alman politikasının yeni yüzlerinden başka portreler de meydanlarda hararetli konuşmaları ile hem yabancı düşmanlarından sempati bile duymasına neden olacak olan ve Baerbock'un aksine Rusya'ya uygulanan ambargolara karşı sesini çıkaran popülist bir lider daha sivriliyordu. Sahra Wagenknecht ismindeki kolay telaffuzundaki meyvesini sempatiye altılamış olan Sahra soy ismine yakışan Knight karakterinin yarattığı imajın yakın tarihte Alman siyasetinde önemli bir yeri olacağı kaçınılmaz gibi görünüyor. Sol Parti'nin yabancı dostu politikalarına rağmen, iç siyasette zayıf ve etkisiz kalışı Sahra'nın popülaritesi gerisinde kalması, Sahra'nın yakın gelecekte Alman politikasının önemli aktörü yapacak olmasına rağmen, sağ partilerin ve özellikle de sosyal demokrat SPD ve sağ merkez CDU'nun karşı politikaları yanında, yükselen Natzist partilerin duruşu ve politikaları ne olur merakla bekliyoruz. Karakışın ortasında kırmızı romantizminin bile insanı üşümekten kurtaramayacağı kan dondurucu gelişmelerden uzak bir Noel kutlamalarına hazırlanan Avrupa'nın, insanlığa bırakacağı güzel şarkıların eşliğinde yeni yıla ortak olması dilleği taşımak mazlum halkların da bir temennisi olacaktır kuşkusuz...