Kızımın güzel sanatlar lisesinde okuması sayesinde son zamanlarda, ben de birçok sanatçı ve eseri tanıma fırsatı buluyorum. Bazı eserlere sadece bakmakla kalmayıp, hikâyesini bilerek onları izlemek daha da değer katıyor hem esere hem de izleyene.
Bu vesile ile geçenlerde karşıma çıkan Fransız Ressam ve Heykeltıraş Jean-Léon Gérôme’un ‘Kuyusundan Çıkan Gerçek’ tablosunun hikâyesini çok beğendim ve sizinle paylaşmak istedim. Tablonun görselini özellikle paylaşmıyorum. Hikâye benden tablonun Google’dan araştırılması sizden. Araştırmışken ressamın ‘Halı Tüccarı’ ve ‘Ağlama Duvarı’ resimlerine de göz gezdirmenizi öneririm.
Gelelim, Jean-Léon Gérôme’un ‘Kuyusundan Çıkan Gerçek’ tablosundan uyarlanan Gerçek ile Yalan hikâyesine.
19. yüzyıl efsanesine göre Gerçek ve Yalan bir gün buluşur.
Yalan ilk defa doğru söyler ve ''Bugün hava çok güzel.'' der.
Gerçek ona şüpheyle bakar ve gözlerini gökyüzüne kaldırır. Gün gerçekten de çok güzeldir. Gerçek, Yalan’ın doğru söylemesine şaşırmıştır. Gerçek ile Yalan uzun bir süreden sonra ilk defa o gün birlikte zaman geçirir. Yalan sürekli doğru şeyler söylemektedir.
Bir kuyunun önüne gelir ve Yalan "Su çok güzel, birlikte banyo yapalım mı?” diye sorar.
YALAN’IN GERÇEĞİ
Gerçek, Yalan’a güvenmediğinden şüpheci bir şekilde suya dokunur, su gerçekten de çok güzeldir.
Gerçek, sonunda ikna olup soyunur ve beraber yüzmeye başlarlar.
Yalan, bir anda sudan çıkar, Gerçek’in kıyafetlerini giyerek, kaçıp kayıplara karışır.
Gerçek, Yalan’a inandığı için kendisine çok kızgındır, kuyudan çıkar onu bulmak ve kıyafetlerini geri almak için her yeri arar.
Tüm dünya ise çıplak gerçeği görünce onu hor görüp öfkeyle ve ayıplamayla bakar.
Zavallı Gerçek bu durum karşısında utanır, sıkılır, kuyusuna geri döner ve sonsuza dek ortadan kaybolur.
İşte o gün bugündür Yalan, dünyanın her yerinde gerçek gibi giyinmiş şekilde içimizde yaşar. Dünya ise hâlâ hiçbir şekilde Çıplak Gerçek’i görmek istememektedir.
Bu yüzden de tüm yanılgılarımız, zaman ve diğer her türlü kayıplarımız da gerçekleri görmezden gelmemizden ötürü oluşur.
Bir gün, içinde bulunduğumuz kuyulardan çıkabilmek ümidiyle!