Psikolojik sorunlar, eksik yaralar yeni yaralarla kapanır. Eski hayaller yeni hayal kırıklıklarıyla son bulur. Hayaller yaraları, yaralar hayal kırıklıklarını, hayal kırıklıkları ise anlamlandırılamayan his ve duyguları ve bunun sonucunda giderek anlamsızlaşan his ve düşünceleri doğurur.
Bu tür giderek anlamını yitiren düşünceler, anlamsızlıklar, anlamlar, anlamsızlıkların anlamları aslında PSİKOLOJİK SORUNLAR'ın bir bütünlenmesidir.İnsan psikolojisi, düşüncelerin derinlerde anlam kazanmaya -ki bu kazanılan anlam, anlamsızlaşmaya doğru ilerler- başladığı andan itibaren PSİKOLOJİK SORUNLAR kapsamında değerlendirilmeye başlanır.
Bu değerlendirmede ihtiyaç duyulan anlam, asla yalnız başına bir etkenin etrafında yürütülmemelidir, çünkü bu anlamsızlaşan anlamın nedeni bireysel değildir.Genel olarak düşünce birikmişliklerinin yarattığı anlam kaybının, bu düşüncelere anlam katma amacıyla elde edilen yeni düşüncelerle giderek anlamsızlaşmaya başladığından dolayıdır. Dostoyevski'nin "Yeraltından Notlar" adlı kitabında "çok düşünmek de psikolojik bir hastalıktır" der.
Hayatı gereğinden fazla anlamaya ve anlamsızlıklara anlam yüklemeye çalışmak, psikolojik ve tedavisiz bir hastalıktır. Bu hastalığın gaflete düşürdüğü karakterler, bu hastalıklarından kurtulmaya çalışırken(!) aslında kurtulmak istemedikleri pekala bir hastalıktır. Çünkü bu hastalıktan kurtulmak; bir daha asla hayata anlam katamayacakları, anlamsızlıkları anlamlandıramayacakları, yaşam felsefesinden sıyrılacakları ve genel insan yaşamına dahil olacakları düşünceler nedeniyle arka plana atılmış hastalıklarına bile anlam kazandırır.
Fiziksel ölümün pençeleri arasında, sadece düşüncelerinin var olacağı ana dek aykırı ve hiç olacakları da aşikârdır. Sonuç olarak, eski yaraları yeni yaralarla hiç katıksız birleştirmek en doğalı ve sağlıklısıdır. Eski olanı eskide bırakın, yeni olanla kucaklaşın. Eski hayallerin peşinden ağlamayı bırakın, yeni hayallere, umutlara, güzelliklere sımsıkı sarılın.