Yasemin Murat Arslan


YENİ BİR YASA ÇIKARALIM, BÜTÜN CANLILARI KAPSAYAN BİR YASA OLSUN

Köpekleri uyutma yasası yerine, tüm canlıları kapsayan ve sağlık kontrollerini zorunlu kılan bir yasa önerisi.


Köpekleri uyutma yasası çıkarmaya çalışanlar var. Bence yeni bir yasa çıkaralım; bu yasa bütün canlıları kapsasın.

Bir insanı ısıran, yaralayan ya da öldüren bir köpeğe uygulanan ceza, bir çocuğa, kadına, erkeğe, yaşlıya veya gence yapılan şiddetle eşit olmalı. Herhangi bir canlıya, kediye, köpeğe, kuşa, tavuğa, horoza fark etmeksizin kim kimseye, ne şekilde zarar verdiyse, aynı yasa hepimiz için geçerli olsun.

Çünkü Allah’ın yarattığı her canlının yaşama hakkı var ve huzur içinde yaşama hakkı da var. O canlının yaşama hakkını hiçbir başka canlı elinden alamaz ve almamalıdır.

Dişe diş, göze göz yasası koyalım adını mesela. Yaralayanı yaralayalım, öldüreni öldürelim. Eğer bir köpek hakimin karşısına temiz bir şekilde çıkarsa, katillerin faydalandığı iyi hal indirimi de alabilsin. Olur mu?

Sokaklara çıkıp kendilerine hayvan sever diyenlere bir sorum var: Siz hepiniz gerçekten hayvan sever misiniz? Hadi diyelim hayvanları gerçekten seviyorsunuz. İnsanları, çocukları sevemiyor musunuz? İnsanlar, yeni doğmuş bebekler öldürülürken, sakat bırakılırken neden sesiniz çıkmıyor?

Hiç kusura bakmayın, işte bu yüzden hiç inandırıcı olmuyorsunuz.

Üstelik sokak köpekleri nereden türüyor? Kendisine hayvan sever diyen bazı kişiler, hayvanları yavruladıklarında sokağa atıyor olabilir mi? Bence evet. İşte bu yüzden yeni bir yasa çıkarılması şart. Ama bunun adı masum canlıları uyutma yasası olmamalı. Zaten bu tür bir yasa, var olan sorunu kökten çözmeye yarayacak bir yasa değil.

Yeni yasa, bütün hayvan sahiplerinin düzenli olarak, örneğin ayda bir veya üç ayda bir, veterinere götürme mecburiyeti getirmelidir. Ve bütün sağlık kontrolleri kayıtlara geçmelidir. Hamile ise hamile olduğu, kaç tane yavrulayacağı gibi bilgiler kayıt edilmelidir.

Böylece hem sağlık kontrolü yapılmış olur hem de hamile olan ev hayvanları tespit edilir. Daha sonra yavruların sağlık kontrolü de aynı şekilde yapılmalıdır. Eğer yavrular bir şekilde başka bir kişiye verilmişse, o kişinin bütün bilgileri kayıt altına alınmalı ve takip edilmelidir. Eğer yavrulardan biri ya da birkaç tanesi kontrole getirilmemişse, sahibi o yavruya ne olduğu konusunda sorguya çekilmelidir. Herhangi bir şekilde sokağa atmışsa büyük cezalar verilmelidir. Bu durumda hiçbir sözde hayvan sever, evindeki hayvanları sokağa bırakamaz. Böylelikle sokakta hayvan kalmaz ve çocuklar okullarına korkusuzca gider gelir. Bütün insanlar bilir ki sokakta karşılaştıkları her hayvanın bir sahibi vardır ve o hayvanların sorumlulukları o kişilere aittir.

Hayvanlar aç ve susuz kalınca ve bir de korkutulunca saldırganlaşırlar. İnsanlar ise bencilleşince, egoları tavan yapınca ve aç gözlülüklerinden dolayı saldırganlaşırlar. İki canlının arasındaki fark sadece budur. Özellikle köpekler, burunları çok hassas yaratıklar oldukları için çocukların okula giderken çantalarındaki beslenme kokusunu aldıklarında veya alışveriş yapmış bir insanın elindeki yiyecek kokusunu aldıklarında saldırıyor olabilirler. Ayrıca, elinizde yemek olmasa bile üzerinize yemek kokusu sinmişse, yemek var sandığı için size saldırabilirler.

Yaşa ve yaşat. En azından yaşamasına engel olma. Allah’ın verdiği canı sen alma.

 

 

Adıyaman

05.12.2024

  • İMSAK 05:54
  • GÜNEŞ 07:20
  • ÖĞLE 12:23
  • İKİNDİ 14:54
  • AKŞAM 17:15
  • YATSI 18:36

Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Şen: 'Türkiye Alman şirketlere enerjide sürdürebilir çözümlerde ortaklık sunuyor'

Danimarka'da, yabancı bayrakların dalgalandırılmasını sınırlandıran yasa kabul edildi

Almanya'daki seçmen sayısının yaklaşık 59,2 milyon olduğu açıklandı

Bir Bavul Dolu Hikâye – Çocuklar İçin Masallar

SEMİH NARLI “YARIM KALAN HAYALİN PEŞİNDEYİZ”

Hannover, Almanya’nın İlk "Yardımcı Köpek Dostu Belediyesi" Oldu